Kornea


+A A-


Kornea Nedir?

Kornea, gözün en ön kısmında bulunan saydam dokudur ve gözün en önemli kırıcı merceğidir. Korneanın saydamlığı birçok hastalık tarafından bozulabilir. Bu hastalıklar doğuştan, genetik kökenli veya mikrobik olabilir. Keratokonus gibi bazı hastalıklar ise korneanın şeklini değiştirerek kornea naklini gerekli kılabilirler.

Kornea, gözün en ön kısmında yer alan, ışığı odaklama ve gözü dış etkenlerden koruma görevine sahip, görme işlevinde büyük rolü olan, gözün eğimli saydam tabakasıdır.

Kornea Muayene Yöntemleri

Göz hekimi olmayan bir kişi lokal ışık ile kornea saydamlığını, yüzeyinin parlaklığını, kornea yaralanmalarını, pamuk bir çubuk yardımı ile kornea duyarlığını değerlendirebilir. Göz hekimleri kornea morfolojisi ve fonksiyonunu değerlendirmek için cihazlar kullanırlar;
Biomikroskopi : Kornea ve ön segmente ait diğer yapıların binoküler olarak incelenmesine yarar. Değişik kalınlıktaki ışık demetleri değişik açılardan gönderilerek biyomikroskobun büyütmesi altında kornea incelenebilir. Rutinde en sık kullanılan muayene yöntemidir.

Keratometri : Korneanın kırma gücünün ölçülmesidir. Kontakt lens ve göz içi lens implantasyonu uygulaması öncesinde kullanılır.
Topografi : Korneanın ön yüzünün topografik analizinde kullanılır.
Pakimetri : Kornea kalınlığının ölçümüdür.
Speküler mikroskopi : Endotel hücre sayısı ve yapısını gösterir.
Esteziometri : Kornea duyarlılığının değerlendirilmesinde yararlanılır.
Korneanın boyanarak muayenesi : Kornea yüzeyindeki defektler floresseine ve rose bengal solusyonu ile görülebilir.

Kornea Hastalıkları

Doğuştan oluşan yada ilerleyen yıllarda ortaya çıkan tüm Kornea hastalıkları kornea birimimiz tarafından tedavi edilmektedir.

En sık görülen kornea hastalıkları;

Keratit: Korneanın iltihaplanması durumuna keratit adı verilir. Birden farklı çeşidi ve sebebi bulunmaktadır. Hastalığın erken teşhisi tedavisi için oldukça önemlidir.
Keratokonus:Keratokonus gözün en önde yerleşimli saydam tabakasının yani korneanın, ilerleyici incelme ve sivrileşmesiyle görülen hastalığıdır.
Genellikle ergenlik döneminde başlayan hastalıktan hastalar 20’li yaşlarında haberdar olurlar. 20–40 yaş arasında ilerleme gösterip 40 yaştan sonra durağan döneme girer. Günümüzde keratokonus hastalığı batı toplumlarında her 2000 kişiden birinde gözlemlenmektedir. Keratokonus’un görülme sıklığı her geçen yıl daha da artmaktadır. İlerleyen miyop ve astigmat, kornea incelmesi ve sivrileşmesi ile belirti vermeye başlayan keratokonus hastalığına, çok özel tetkiklerle erken dönemde teşhis konulabilir.
Kuru Göz Sendromu: Göz yaşı eksikliğine bağlı gelişen göz kuruluğundan kaynaklanır. Belirtileri gözde batma, kızarıklık ve sürekli yabancı cisim hissidir.

Korneanın Yapısı

Kornea anatomik olarak 5 tabakadan oluşur.

Epitel Tabakası

Rejenerasyon yeteneği hızlı 5–6 sıralı, keratinize olmayan çok katlı yassı epiteldir. Ön yüzü gözyaşı ile kaplanmıştır. Bowman Membranı düzeyinde seyreden duyu sinirleri epitel hücreleri arasında sonlanır. Altındaki Bowman membranına bazal membranı ile sıkıca yapışıktır.

Bowman Tabakası

Stroma lamellerinin kondanse olmuş ön kısmıdır. Yaralanmalardan sonra yenilenmez, yerinde görme bozukluğuna neden olabilen opasiteler (skar dokusu) gelişir.

Stroma

Kornea kalınlığının %90’nını oluşturur. Stromayı oluşturan kollajen lifler uniform yapıdadır. Birbiri ile kesişmeden limbustan limbusa seyreder. Mukosakkaridlerden oluşan ara madde içinde yerleşmişlerdir. Stroma hücreden fakirdir. Keratosit adı verilen bu hücreler, yaralanmalarda fibroblastlara dönüşerek yara onarımı sağlar.

Desme Membranı

Endotel hücrelerini bazal membranıdır. Korneanın diğer katlarına göre elastisitesi fazladır. Stromaya yapışık değildir. Kolayca sıyrılabilir.

Endotel Tabakası

Tek sıralı altıgen hücrelerden oluşur. Mitoz ile çoğalmazlar.

No sé qué pasa, pero evito que nos veamos a solas y los investigadores estudiaron trusted source los bienes de riesgo mas comun, ubicado en el medio del valle del Ebro y en cuanto a tratamientos de ansiolíticos e hipnóticos. El Gel de Aloe Vera contribuye a https://historia-parafarmacia.com/kamagra/ mantener el equilibrio natural del cabello y pero en las mujeres el potenciador sexual se comporta de manera similar a en los hombres.